YAPMAYI SEVDİĞİNİZ O ŞEY BAĞIMLILIK OLABİLİR Mİ?

Kahve
4

HİKÂYE
Kahve zincirleri hepimizi kafein kriziyle yanıp tutuşan beyinlere dönüştürdü. Tıpkı kokainin yaptığı gibi! Üstelik kahve kanser ve kalp rahatsızlıkları riski de taşıyor.

KÖKENİ
1966’dan bu yana en az 21 araştırma, kahve tüketimi ile koroner kalp hastalıkları potansiyel bir bağlantı olduğunu garanti ediyordu. Diğer çalışmalarsa kahve içmenin akciğer kanserine yol açabileceğini iddia ediyordu.

GERÇEK
Geçmişte yapılan ve kahvenin kötü şöhret kazanmasına hizmet eden çoğu çalışmanın bugün için pek geçerliliği olduğu söylenemez. Zira Harvard Tıp Fakültesi’nden Dr. Rob van Dam 2014’te yaptığı meta analizi, eski araştırmaların, katılımcıların diğer sağlıksız yaşam tercihlerini hesaba katmakta başarısız olduğunu söylüyor.

Tew, “Günde 4 kupaya kadar kahve içmek gayet güvenli. Aksine kahvenin kanserle mücadele eden antioksidanlar bakımından zengin olduğu net olarak biliniyor” diyor. Yeni araştırmalar kahvenin diyabet, karaciğer kanseri, safra taşları, Parkinson ve depresyon gibi hastalıklara karşı koruduğunu ve bilişsel fonksiyonu geliştirdiğini gösteriyor.

Kafeinin beyinde yarattığı uyuşturucuya benzer etkisine gelince, rehabilitasyon merkezi araştırmaya girişmeyin. Dr. Ray, “Kahve kesinlikle bağımlılık yapıyor. Hem de kokaini aratmıyor. Tıpkı onun gibi aynı reseptörleri engelleyerek bağımlılık yaratan davranışlara yol açan psikolojik bir uyarıcı. Kokainin farkı ise yüksek oranda toksik olması, kahve ise toksik değil” diyor.

KAHVE BAĞIMLILIK YAPIYOR MU?
Her gün dört kupanın üstünde içmiyorsanız muhtemelen güvenli bölgedesiniz.

TEHLİKE DERECESİ
3/10

Yapay Tatlandırıcı

HİKÂYE
Yapay tatlandırıcılar bizi şekerin ölümcül ağından kurtarıyor gibi görünebilir ama bize kazandırdığı multipl skleroz (MS), beyin tümörü, körlük, zihin hastalıkları ve nöbetlerinden başka bir şey değil!

KÖKENİ
Sakarin maddesi, 1879’da kömür katranı ve türevleri üzerine araştırma yapan bir bilim insanı tarafından bulunan ilk yapay tatlandırıcıdır. 1. Dünya Savaşı sırasında yaşanan şeker yokluğunda
sakarinin ticari bir mal olabileceği ama aynı zamanda çok da tartışmalı bir konu olduğu görüldü.

O günden bu yana yapılan araştırmalar, yapay tatlandırıcıların (derin bir nefes alın) Tip 2 diyabet, insülinde ani yükselişler, baş dönmesi, kusma, düşük tansiyon, kanser ve düşük doğum kilosu
ile ilişkili olduğuna rastladı.

Aspartam ise daha kötü bir üne sahip: Tüketiciler MS, körlük ve lupus (deri veremi) gibi hastalıklara yol açmasından endişe duyup Diet Pepsi almamaya başlayınca şirket geçtiğimiz yıl aspartamı
diyet kolalarından çıkardı.

GERÇEK
Tew, “Araştırmalara baktığınızda yapay tatlandırıcıların tüketiminin tamamen güvenli olduğunun defalarca kanıtlandığını görebilirsiniz” diyor. Aslında European Food Safety Authority’nin 2013’teki analizi aspartamın bile güvenli olduğunu söylüyor. Vücuda alınır alınmaz parçalanarak daha zararsız yan ürünlere dönüştüğü belirtiliyor.

YAPAY TATLANDIRICILAR BAĞIMLILIK YAPIYOR MU?
Düşük kalori içeriği sağlıklı bir kilo (ve güzel bir gülüş) için şekerden daha iyidir.

TEHLİKE DERECESİ
2/10

BENZER YAZILAR