Elektronik Sigaralar
HİKÂYE
Aslında gerçek olamayacak kadar iyiler. İçindeki sıvılarda yer alan aroma solunum sistemine hücum ediyor. Haliyle sözüm ona bizi sigara paketlerinden koruyan elektronik sigaralar, o paketler kadar tehlikeli oluyor.
KÖKENİ
Piyasaya ilk çıktığında uyanan şüphecilik, uzmanlar tarafından sigaraya alternatif olduğu fikrinin desteklenmesi ve ABD ve İngiltere’de yasal izin almasıyla isteksiz bir kabullenişe evrildi.
Türkiye’de Sağlık Bakanlığı tarafından yasaklandığı halde kaçak olarak ithalatı ve satışı yapılıyor.
British Medical Journal’da Martin McKee ve Simon Capewell, kaleme aldıkları incelemede elektronik sigaraların gereğinden fazla övülüp övülmediğini tartışarak uluslararası literatürde ilk defa karşıt görüş sunmuş oldular.
GERÇEK
University College London’dan Dr. Robert West, “Akciğerlerinizi kullanmanızı gerektirecek herhangi bir şeyi içinize çekmek hasar yaratabilir. Ama 1’den 100’e kadar bir skala olduğunu varsayarsak ve 1 taze okyanus havası solumak, 100 sigara içmekse elektronik sigara 5 civarına denk gelir” diyor.
Bir oranda zararsız olabilir ama sigara bağımlılığınızı sonlandırmayacağı kesin. Dr. Ray “Elektronik sigara da standart sigaralar kadar bağımlılık yapıcı. Nispeten faydası katran ve diğer toksik kimyasalları almamanız” diyor.
ELEKTRONİK SİGARA BAĞIMLILIK YAPIYOR MU?
Tam olarak değil: Bir sigara içicisiyseniz muhtemelen evet ama değilseniz muhtemelen hayır.
TEHLİKE DERECESİ
3/10
İlave Şeker
HİKÂYE
Şeker metamfetamin gibi bağımlılık yapıcı, cipsten daha ucuz ve küresel obezite salgınının bir numaralı suçlusu!
KÖKENİ
Toplumun aşırı şeker tüketimi yıllar boyu gazetelerin geçim kaynağı oldu. Gazeteciler, şekerin iç organlarımıza ne zararlar verdiğini anlatan raporlarla dirsek temasını da hiç koparmadı: Yüksek tansiyon, karaciğer hasarı, kalp rahatsızlıkları, hipertansiyon, Tip 2 diyabet ise listenin başında yer alan hastalıklar.
Diğer bir konu ise şekerin şeytani tatlılığı. Korkutucu bir deney, hali hazırda kokaine bağımlı olan laboratuvar farelerinin kokain yerine şekeri tercih ettiğini buldu.
GERÇEK
Söz konusu şekerse, bu durumda bağımlılık yapıcı etkisi olduğuna gönül rahatlığıyla inanabilirsiniz.
Dr. Varney “Bir beslenme programında çok fazla şeker olması, yüksek kalorili olduğu ve kolayca kilo alınabileceği anlamına gelir. Bu da sizin kalp hastalıkları, Tip 2 diyabet ile bazı kanser türleri gibi hayati tehlike arz eden hastalıklara yakalanma ihtimalinizi yükseltir” diyor.
Yine de tablo karanlık değil. Şekeri beslenme planımızdan tümüyle çıkarmamız gerektiğine dair bir bilimsel araştırma bulunmuyor. Dr. Varney, “Süt ürünlerinde, meyve ve sebzelerde doğal olarak
bulunan şekerden korkmanın lüzumu yok ama ilave şekeri ciddi oranda kısmaya ihtiyaç var” diyor. Yediğiniz üründeki ilave şeker, bal, şurup veya meyve suyundan elde edilmiş olsa bile kaçınmalısınız. Dr. Varney’nin yetişkinlere tavsiyesi günde 30 g’dan fazla şeker tüketmemek. Kötü haber, bu miktar, ortalama bir Mars çikolataya veya 330ml’lik bir bardak portakal suyuna denk geliyor.
İLAVE ŞEKER BAĞIMLILIK YAPIYOR MU?
Öyle görünüyor. Hatta yeni nesil uyuşturucu olabilir.
