YARATICILIĞINI KONUŞTUR!

Yenilikçi fikirler ve yaratıcı çözümler senin içinde gizli: Hayal gücünü sonuna dek kullanabilmenin yöntemlerini öğrenmelisin.

Formda karın kasları, kusursuz cilt, iyi üniversitelere girmeyi sağlayan zekâ gibi, sahip olmak istediklerimiz arasında yaratıcılık da en çok arzu ettiğimiz şeyler arasında yer alır. Yaratıcı biri olmayı kim istemez ki? Ancak pek çok kişiye göre yaratıcılık kolay elde edilen bir şey değil. College of William & Mary’den Eğitim Psikolojisi Doçenti Kyung Hee Kim, “Yaratıcı karakterimizi kaybediyoruz” diyor. Kim’e göre yaratıcılık son 20 yılda oldukça gerilemiş durumda.
Bu durumun nedenlerinden biri, giderek teknolojik oyuncaklarımızla daha fazla zaman geçiriyor oluşumuz. Her saniyemiz e-postalar ya da mesajlarla dolu geçtiği için beynimize hiç dinlenme şansı vermiyoruz. Oysa yeni fikirler ancak dinlendiğimizde gelir. New Mexico Üniversitesi’nden Nöropsikoloji Uzmanı Rex Jung, bu durumu yüksek bilinç hâline de bağlıyor: “Başarısızlıktan korkmamız bizi sürekli olarak engelliyor. Oysa eleştirilere tahammül etme yeteneği, yaratıcılık için son derece büyük önem taşır.”

İyi haberse şu: Uzmanlara göre yaratıcılık tamamen doğuştan gelen bir özellik değil. Çok daha yaratıcı olma potansiyeline sahibiz. İşin özü, onu nasıl kullanacağımızı bilmekte yatıyor.

Hayal gücünü gözden geçir
Uzmanlar, bazılarımızın hayal gücünden yoksun gibi görünmesinin nedenlerinden birinin, yaratıcılığın ne anlama geldiğinin bilinmemesi olduğunu söylüyor. Yaratıcılık üzerine düşündüğün zaman, aklına tuvale fırlatılmış boyalar ya da Lady Gaga’ya giyim tüyoları veren moda tasarımcıları gelebilir. Bunları düşünmekte haklısın. Ancak bunlar büyük resmin sadece birer parçasıdır.

Temelde yaratıcılık, problem çözmekle ilgilidir. Olaylara farklı açılardan bakma yeteneğidir. Your Creative Brain: Seven Steps to Maximize Imagination, Productivity and Innovation in Your Life kitabının yazarı olan Harvardlı Psikoloji Profesörü Shelley Carson, “Bir şeye ‘yaratıcı’ diyebilmemiz için özgün olması yetmez; aynı zamanda pratikte kullanılabilir olması da gerekir” diyor.

Bir iPhone uygulaması yaratan programcı, işini büyütmek için yeni yollar bulan girişimci, daha iyi bir doğum kontrol hapı geliştiren bilim insanı yaratıcıdır. Ancak yaratıcılığı mutlaka büyük harfli bir kelime olarak düşünmen gerekmez. Şöyle bir düşünürsen, bir odayı profesyonel tarzda dekore etmek, yatakta ilginç şeyler denemek ya da zor koşullarda bile haftada 50 lira biriktirebilmek hayal gücünü kullanmanı gerektirir.

Fikir akışını devam ettirebilmek için beynini eğitmelisin. Carson, bunu pratikle yapabileceğini söylüyor: “Beyninin her iki yarısını birlikte kullanabilir ve yaratıcılığını arttırabilirsin.” Aşağıda işine yarayabilecek bazı teknikler göreceksin. Denemekte fayda var, öyle değil mi?

BEYİN JİMNASTİĞİ
Bu dört kolay yöntemi deneyerek hayal gücünü geliştirebilirsin.

Carson, genetiğin de etkisi olduğunu itiraf ediyor: “Bazılarımız diğerlerinden daha yaratıcı düşünebilme yeteneğiyle doğar. Ancak bu yetenek, pratik yaparak da elde edilebilir.” Jung ise bu durumu şöyle açıklıyor: Geniş omuzlu ve uzun boylu bir kadın, bu avantajlarını kullanarak iyi bir yüzücü olabilir. Ancak ufak tefek bir kadın da iyi çalıştığı takdirde ona rakip olabilir. Jung, “Yaratıcılık zamanla geliştirilebilen bir şeydir” diyor.

Nasıl geliştirilir?
Eskiden bilim insanları yaratıcılığın beynin hayal gücü, kendiliğinden gelişen fikirler ve farklı düşüncelerden sorumlu olan sağ tarafında ortaya çıktığını düşünüyordu. Günümüzde ise mantık ve muhakeme yeteneğinden sorumlu olan sol kısmın da yaratıcılıkla eşit derecede ilişkili olduğuna inanılıyor. Kanada Savunma Bakanlığı’nda Bilişsel Nörobilimci olarak görev yapan, Toronto Üniversitesi’nden Doktor Oshin Vartanian, “Her birimiz doğal olarak birbirinden ayrılan ya da bir noktada birleşen düşüncelere sahibiz. Ancak yaratım sürecinde beynimizin her iki tarafına ihtiyacımız vardır” diyor. Yenilikçi fikirler hayal etmekte becerikli olabilirsin. Ancak beyninin sol tarafını kullanarak onları disiplinli bir şekilde organize etmezsen ve nasıl uygulamaya koyacağını planlamazsan, yeni fikirler hiçbir işe yaramaz.

Bilgini arttır
Eğer bir konuda başarılı olmak istiyorsan, onun hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi edinmelisin. Doktor Rex Jung, “Basitçe, ‘ben ressam olacağım’ demekten daha kolay bir şey yoktur. Ama öncelikle boyaların nasıl karışacağı ve fırçalar hakkında bilgin olmalı” diyor. Yaratıcı olduğumuzda beynimizin ön korteksi (anılarımızın depolandığı yer) aktive olur. Çizmek istediğin şeyle ilgili bilgin olması bu nedenle gereklidir. Jung, “Ne kadar çok denersen, hayal gücün devreye girdiği zaman kullanabileceğin o kadar çok bilgin olur” diyor.

Problem yarat
‘Ya … olursa ne olur?’ tarzı düşünceler, beynini daha çok çalıştırır. Kendi kendine ‘Ya akşam için tamamen etten oluşan bir mönü hazırlasaydım ve yemeğe gelen misafirler vejetaryen olsaydı ne olurdu?’ diye bir soru sor. Ya da ‘Bir etkinlik için harika görünmem gerekseydi ve patlayan lastiğimi değiştirecek kadar bile vaktim olmasaydı ne olurdu?’ Georgia Üniversitesi’nde yaratıcılık üzerine araştırmalar yapan Doktor Mark Runco, “Problem uydurmak ve daha sonra bunun için çözüm yolları üretmek beyin gücünü geliştirir” diyor. (Ve tabii, bunlar başına gelirse çözümün hazır olur!)

Kelime oyunu oyna
Doktor Shelley Carson, “Kelime oyunları, beyninin her iki tarafını da çalıştırır” diyor. Örneğin bir harf seç, saatini tam üç dakikaya ayarla ve bu sürede bu harfle başlayan kelimeler türet. Üç dakika daha tut, yazdığın kelimeleri iki kategoriye ayır. Diyelim A harfini seçtin. Şehirler (Afyon, Ankara, Adana) ve bedenin parçaları (ağız, alın, ayak) gibi kategoriler oluşturabilirsin. Istersen üç dakika daha tut, iki kategori daha oluştur.

Derleyen: Sibel Yeşilçay 

BENZER YAZILAR