Eğer arkadaşınızdan yayılan hüzün dalgaları, direkt olarak şeker kavanozuna ya da çikolatalı fındık kremalarına yönelmenize neden oluyorsa bir “yemek empatı” olabilirsiniz. The Empath’s Survival Guide’ın yazarı Psikiyatrist Judith Orloff, bahsi geçen bu kavramı açıklıyor.
Empat nedir? “Yemek empatı” da ne demek oluyor?
Empat, etrafındaki insanların duygularını kendi üstlerinde toplayan, adeta bir duygu süngeri olan, duyarlı insanlara verilen isim. Yemek empatı ise diğer insanların negatif duygularından kaçarken, çareyi aşırı yemek yemekte ya da zevk verecek zararlı yiyecekleri yemekte buluyor.
Strese girdiğimiz zaman zaten hepimiz gereğinden fazla yemiyor muyuz?
Fark şu: Bir yemek empatı, sadece kendisi üzgün hissettiği ya da yorucu bir gün geçirdiğinde yemeğe yönelmiyor. Olay diğer insanlarda bitiyor. Somurtkan bir iş arkadaşı da, enerjilerini emen sıkışık sosyal ajandaları da onları yemek yemeye yönlendirebiliyor.
Kendini korumanın bir yolu var mı?
Kendinizle baş başa kalacağınız bir zaman yaratmanız çok önemli. Eğer duygusal olarak bitkin düştüğünüzü hissediyorsanız; gürültü, parlak ışıklar ya da internetin olmadığı bir ortamda en azından beş dakika sessizce oturmayı deneyin. Duygusal yükünüzü hafifletmek için derin nefesler alın. Böylece bir zırh olarak yemeği kullanmak zorunda kalmayacaksınız. Diğer bir çözümün ise gerilimi ve negatifliği azalttığı için egzersiz yapmak.