SwimRun yarışlarına ilgin nasıl başladı?
SwimRun branşı şans eseri İsveç’te 10 yıl önce doğdu. O yıldan beri dünya şampiyonası yapılıyor ve hızla yayıldı. Artık Ironman dünya şampiyonası gibi, SwimRun dünya şampiyonasında yarışabilmek için yeterlilik göstermeniz gerekiyor. Her yarışa yüzlerce takım kaydolup ilk üçe girmeye ve dünya şampiyonasında yarışabilmeye hak kazanmaya çalışıyor. Yapması çok kolay. Triatlon gibi zor değil. Bisiklet yok. Bir sırt çantasına ayakkabını, wetsuit’ini koy git. İster sıcak su, ister soğuk su, her yerde yapılabilen bir spor. Arazi, asfalt, göl, dere, deniz fark etmiyor. Bu yüzden bu organizasyonu yapmaya başladım. Ulaşılabilirliği daha kolay, daha az masraflı. Bence geleceğin multi sporlarından.
SwimRun yarışları organize etmek nasıl bir deneyim?
Bu organizasyonu tek tabanca yapıyorum. Yani organizatör de benim, sahadaki eleman da, web’deki yazar da, sosyal medyacısı da. Tabii ki başta eşim ve gönüllüler çok yardımcı oldular. Hatta okulum Marmara Üniversitesi BESYO’da bu sporun hakemliğini yapacaklara seminerler verdim. İlk katılımı 50 takımla sınırlı tuttum, “25 takım gelse iyidir” diyordum. 27 takım kayıt oldu ama yarış sabahı iş, güç, hastalık yüzünden 20 takım start alabildi. Bir takım hariç hepsi bitirdi. 2006 yılında İsveç’te düzenlenen ilk SwimRun’a dokuz takım katılmış. Bugün tüm Avrupa’da ve Amerika’da pek çok yarış düzenleniyor.
Bizde pek çok sporcu ayakkabı ile yüzmekten, wetsuit ile koşmaktan korktu. Kısa videolar ile bunu anlatmaya çalıştım. Önce ücretsiz, sonra ücretli idmanlarda denemelerini sağladım. Ayakkabı ile yüzmenin çok da korkulacak bir şey olmadığını anlıyor insanlar denedikçe. Wetsuit’e öcü gibi bakanlar, onunla koşmaktan korkanlar var. SwimRun’da wetsuit giymenin nedeni yüzebilirliği artırmak ve vücudu soğuktan korumak. Pek çok marka SwimRun için özel üretimler yapıyor yıllardır. Ama dalış için kısa wetsuit, triatlon wetsuit’i de kullanılıyor, sıkıntı yok.
