HEDEF: CROSSFIT GAMES
Bu bahsettiklerimiz önemli başarılar olsa da, Utku için sadece gerçek hedefine giderken karşılaştığı engellerden başka bir şey değil: “Benim hayalim ABD’de yapılan CrossFit Games finallerine katılmak. O yarışmaya katılabilmek için de kendi bölgenizde ilk 5’e girmeniz gerekiyor. Toplamda sekiz bölge var. Meridian Regional da bu bölgelerden bir tanesi. İlk 5’e girseydim ABD’ye gidecektim. Ama hedefe çok yakın olduğumu gördüm. Önümde 17 kişi vardı. Form farklarımız da yakındı. O potansiyeli kendimde görüyorum.” CrossFit bireysel bir spor olsa da, aslında kültüründe birliktelik yatıyor. CrossFit Antrum’dan 20 kişi Utku’yu CrossFit Meridian’da desteklemek için Kopenhag’a kadar gitmiş: “Birlikte antrenman yaptığım insanların Antrum tişörtü giyip dalgalandırması ve dokuz bin kişilik stadyumun içinde onları görebilmek, beni çok mutlu etti. Birliği ve beraberliği orada hissettim. Benim için önemli bir görüntüydü.” CrossFit Antrum sadece bir box değil, aynı zamanda Team Antrum adında sekiz kişilik bir takımları var. Takım her gün Utku Tuncer’in hazırladığı antrenmanları birlikte yapıyor. Program tahmin edebileceğiniz
gibi biraz yoğun: “İki sene önce tek başıma antrenman yapıyordum. Böyle bir ortamım yoktu. Bu sene CrossFit Antrum ile kalabalığız ve birbirimize destek veriyoruz. Haftanın altı günü, günde 2-3 kez antrenman yapıyoruz. Bunlardan bir tanesi olimpik kaldırışlar, diğer ikisi ise genellikle metabolik kondisyon ve fitness antrenmanları oluyor. Kardiyovasküler, jimnastik hareketleri de yapıyoruz. Bu çalışmalar ya zamana karşı, ya da tekrar sayısına bağlı bir şekilde yapılıyor. Herkes tahtaya süresini giriyor ve tatlı bir rekabet ortamı oluşuyor. Yarışmaya hazırlanmak için en elverişli ortam diyebilirim. Team Antrum olarak amacımız, daha fazla atletin yurtdışındaki platformlarda yarışmasını sağlamak. Aynı zamanda bu spora gönül veren üyelerimizin hayat kalitesini artırmaya çalışıyoruz. Bu birliktelik ruhunun Türkiye’deki diğer box’larda da yaygınlaşması gerekiyor. Bazen kulüpler arasında rekabet olduğunu gözlemliyorum. Ancak bence bunun kimseye bir faydası yok. Ülke adına bu sporda daha ileriye gidebilmemiz için, herkesin birlikte hareket etmesi gerekiyor.”
İnsan Utku’nun ve takım arkadaşlarının antrenman düzenini okurken bile yoruluyor, değil mi? Ama dünyadan yüzlerce elit adamın kendini adadığı bu yolda başarılı olmak için durmadan çalışmak kaçınılmaz. CrossFit disiplini elden bıraktığınız anda size çok acımasız davranabilecek bir spor. Hele ki bu adam gibi en iyiler arasına girmeye çalışıyorsanız. “Yıllarca fitness sektöründe çalışmış biri olarak şunları söyleyebilirim. Bence CrossFit’in en önemli farkı, makinelere yer vermemesi ve oturarak yapılan hareketlerin olmaması. Ayrıca her gün farklı bir antrenman yapmak da, vücudun çalışmalarınıza çok daha hızlı sonuç vermesini sağlıyor. İnsanlar CrossFit’e biraz çekingen yaklaşabiliyorlar. Bunun sebebi CrossFit yarışmalarını izlemeleri. Bu yarışmalar en elit atletlerin sınırlarını zorlamaya yönelik yarışmalar. Bu yüzden tekrarlar ve dereceler biraz göz korkutucu olabiliyor. Ben CrossFit’e ilk başladığımda 60 kg ile snatch yaparken, şu anda 125 kg ile çalışıyorum. Gelişmek insanın elinde olan bir şey. Önemli olan bunun için gerekeni yapıp yapamayacağınız. Antrenmanına, beslenmesine ve uyku düzenine dikkat eden biri hedeflerine ulaşabilir. Cross Fit’in kazandırdıklarıyla ilgili kendimden örnekler verebilirim. Ben CrossFit’e başladığımda 78 kiloydum ve yağ oranım yüzde 12’ydi. Şu anda 88 kiloyum ve yağ oranım yüzde 9. CrossFit antrenmanları yüksek nabızla ve interval değerleriyle yapıldığı için yağ yakımına yardımcı olurken, aynı zamanda kas kütlesini artırıyor. Haftanın dört ya da beş günü antrenmana geliyorsanız, haftada en az iki gün kuvvet antrenmanı oluyor. Hafif tekrar, ağır kilo antrenmanları yapılıyor. CrossFit oldukça değişken bir spor. Kendinize iyi baktığınız sürece sakatlık riski de diğer sporlardan fazla değil. Atletik açıdan size komple bir gelişim sağlıyor.”
Gördüğünüz gibi, bu adam CrossFit’e her şeyiyle inanmış ve kendini bu yola adamış. Bu seneyi 3-4 yarışmaya daha katılarak geçirmeyi düşünüyor. Önemli olan her seferinde biraz daha ileriye gidip, nihai hedefe varmak. Bunun için yapması gereken fedakarlıkları biliyor ve elinden geleni yapmaya kararlı. Dünyanın en fit adamlarının mücadele edebildiği CrossFit finallerinde
ülkemizi temsil ettiğinde, bu acıların hepsine değeceğinin farkında.